Peremere, Alaçatı’da, Hacımemiş’in kalabalığından uzakta, sakin sessiz bir bahçe içerisinde sevimli bir butik otel. Aylin ve Nuri Eğilmez çiftinin geçtiğimiz Nisan ayında açtığı otel tam bir aile işletmesi. Çift her şeyle kendileri ilgileniyor. Zaten bahçeyi, odaları kendileri dekore etmişler hatta tüm mobilyaları tek tek kendileri alıp, boyayıp hazırlamışlar. Dekorasyon kısmında mimar Aylin Eğilmez’in kardeşi, aynı zamanda sahne tasarımcısı olan Çağda Çitkaya da destek vermiş. Böylece, sarı, siyah beyaz ve taşın birleştiği göz yormayan, insanın huzurla vakit geçireceği odalar ve bahçe ortaya çıkmış.
Biz 8 numaralı odada kaldık. Bu odanın minik bir balkonu da var. Odalardaki tüm eşyalar antika. Tek tek seçip sonra bir kısmını sarıya boyayarak bembeyaz odalara renk katmışlar. Hem temiz, hem modern hem de retro bir görünümü harmanlamış odalar da az eşya olmasını ayrıca sevdim.
Bahçedeki havuzun etrafında akşam üzeri keyif yapmayı tercih ettim. İnşaat sırasında sökülen zeytin ağaçlarının sonra tekrar yerlerine dikildiğini öğrendiğimde sevindiğimi söylemeliyim.
Otelde güne geleneksel Ege kahvaltısıyla başlıyorsunuz. Ahşap tahtalar, minik emaye kaselerde geliyor her şey. Sunumu da lezzeti de çok güzel. Ev yapımı reçellerden favorim ayva reçeli oldu. Ekşi mayalı kızarmış ekmekle çok lezzetli olduğunu belirtmem gerek.
“Çocukla butik otelde kalmak istiyoruz ancak hiçbiri çocuk almıyor!” diyenlerdenseniz bu otel tam size göre diyebilirim. Alt kattaki odalarını çocuklu misafirler tercih ediyor, bu odaların balkonları direkt bahçeye açılıyor.
Sağlıklı beslenmek isteyenler ya da besin alerjisi olanlar da otelde bulunan Yaya Raw’u deneyebilirler. Sahibi Yasemin çiğ beslenme üzerine eğitim almış, araştıran meraklı biri. Glutensiz, şekersiz tatlıları, salataları ve smoothileri çok lezzetli. Çocuklar için şekersiz ev yapımı dondurması ise 10 numara! Raw tiramisu, tatlı patates cipsi, kurutulmuş meyveler, keten tohumlu krakerler benim denediğim ve beğendiğim raw mutfak ürünleri arasında. Yaya Raw dışında otelde öğlen ve akşam yemek servisi de bulunuyor. Ancak minik browniler, kurabiyeler ve demli çayın ikram edildiği çay saati benim vazgeçilmezim olmaya aday. İstanbul’a döndüğüm gün YayaRaw’ın chia’lı pudinginden sipariş verdim ve yolda yedim. Onu da çok beğendiğimi söylemeliyim.
Dünya mı küçük yoksa ben dostlarım, arkadaşlarımla aynı şeylerden mi hoşlanıyorum bilmiyorum ama Peremere’de uzun zamandır görmediğim lise arkadaşlarımla karşılaşmam da bu oteli bir kez daha sevmeme sebep oldu. Hepimizin çoluk çocuğa karışmış olması ve lise yıllarımızdan “Biz küçükken” diye söz ediyor olmamız yaşlılık belirtisi olabilir mi acaba?
Henüz yorum yapılmamış.